11 Ocak 2012 Çarşamba

ÇUKUROVA TARİHİ KİTABI YAYINLANDI

Tarihçi Yurtsever, Çukurova Tarihi kitabını yayınladı. Kitabın kapağında da Valiler, derebeyler, Eşkiyaların Bitmeyen Kavgaları” açıklamasına yer verdi.
-Adana tarihinde önemli olaylar idam edilen valiler, yüzyıllar süren isyanlar, eşkiyalar ile ilgili çok sayıda Osmanlı Arşiv belgesine yer verdi.
-Milli Mücadele yıllarında Valilerin gizli yazışmalarını gördü. Ve elde ettiği bilgileri açıkladı.
                                          Yudtsever, Çukurova Tarihi kitabı ile
                                          Adanalı gençler savaşa gidiyor, Adana istasyonu, 1918
                                          Adana köyrüsü, 1850'li yıllar
                                         Aşiretler Anavarza kalesi eteklerinde
Hiç Unutmam 1990’lı yılların başlarında idi. Ve o zaman da Adana Valiliği görevinde sayın Recep Birsin Özen bulunuyordu. Ve Vali yardımcısı da Faik Kökan idi.  Adana Valilerinin tarihinin yazılması için beni Valiliğe çağırdılar.  Adana Fen Lisesinde de Tarih öğretmeni olarak çalışıyordu. Bu istek üzerine Valiliğe gittim. Ve Valiler tarihinin nasıl yazılması hakkındaki bilgilerimi açıkladım. Ve bana “O zaman  yazmaya başla” dediler.
    İstanbul’da bulunduğum yıllarda Osmanlı Arşivinden elimde ettiğim belgeleri gözden geçirerek Çukurova Tarihini ve valilerin çalışmaları hakkındaki bilgileri  bölümler halinde yazmaya  başladım. Ramazanoğulları dönemi ve Osmanlı yüzyıllarında yaşanan isyan çatışmalar, sürgünler, 1865 Fırka-i Islahiye reformu, Milli mücadele yılları, Atatürk’ün9 Adana’ya gelişi ve görev yapan Valiler hakkındaki bilgileri yansıttım çalışmalarıma.
    Çalışmalar bittiğinde sayın Faik Kökan’a teslim ettim. O zamanki Vali Recep Birsin Özen çalışmamı inceledi. Ve bir gün beni yine Valiliğe çağırdılar. Vali yardımcısı düşüncelerini şu sözlerle açıkladı:
    “-Sayın hocam, sayın valimiz der ki Valiler tarihinde eleştiri yapmaksızın suya sabuna dokunulmadan resmi bilgiler verilsin”. Sayın Vali yardımcısının bu istekleri karşısında şaşırdım. Yaşanan olayların üzeri nasıl kapatılırdı. Ve ben Sayın Vali yardımcısının bu isteği karşısında: “- O zaman Cumhuriyet dönemi Valilerinin kısa özgeçmişlerini vereyim ama Osmanlı dönemindeki Valilerin de yaptıklarını, tepkileri, belgelere yansıyan önemli bilgileri vereyim” dedi. Bu isteğim karşısında Sayın Vali yardımcısı sessizliğe büründü. Ve anladım ki Valilik benden Çukurova Tarihinin içindeki gerçeklerin ve Valilerin yaptıklarının yazılmasından ziyade “suya sabuna dokunmadan, resmi görüşlerin de resmileştirilmiş halini” istiyordu.  Valiliğin bu tutumu karşısında kızdım. “-Yapılan çalışmayı lütfen teslim edin, yayınlanmasını istemiyorum” cevabını verdim. Ve Valiler tarihi klasör dosyasını aldım. Evdeki kütüphanenin raflarının arkasına attım.
    Aradan yıllar geçti. 2003 yılında Çukurova Tarihi kitabını yayınladım. Valiler hakkındaki bilgilerin önemli bir kısmını orada yayınladım. Geçen yıllar içinde Çukurova Tarihi kitabı 4 baskı yaptı. Adanalıların bu kitaba olan büyük ilgisi karşısında yeni ekler de koyarak 5. Kez yayınladım.  Kitabının kapağında da “ÇUKUROVA TARİHİ-  Valiler, Derebeyler, Eşkiyaların Bitmeyen Kavgaları” açıklamasına yer verdim.  Kitabın kapağında iki  üç görüntü bir arada idi. Üstteki görüntüde Çukurova’da Avşar Aşiret kavgacısının at üzerinde dört nala at koştururken arkaya dönerek düşmanına kurşun atması sahnesi ve alt kızımda da Adana’dan Ermenilerin topluca göç ederek ayrıldığı 1921 yılı kasım ayı içinde Seyhan nehri kıyısında sessizce bekleyen arabalar ve geri planda tarihi Adana şehrinin görüntüsü vardı. Ve kitabın orta göbek kısmında da bir Tarsus parası üzerinde arslan ve kaplanın boğuşma görüntüsü vardı.
ÖZGÜR TARİHÇİ KİMLİĞİ İLE
    Kitabın arka kapağında kendi özgeçmiş bilgilerimi yerleştirirken kimlik sözcüğünün karşısına “Özgür Tarihçi” sözlerini ekledim.  Türkiye’de düşünce dünyasında propoganda amaçlı, yıkama yağlama yaparak  para  kazanmayı amaçlayan tarihçilerin bulunduğu bir zamanda gerçekler acı da olsa farklı bir kitabı yazabilmenin kutluluğunu hissettim.  Özetle söylemek gerekirse “Fırıldak tarihçiler” kendi ideolojilerinin  bakış açısı çerçevesi içinde olayları yansıtabilirdi.  Çukurova’da  tarih boyunca süren çıkar kavgalarını halkın ezilmesini, isyanları ve gönüllerde iz bırakan baygın insanları yazmak görevim idi. Çukurova Tarihini yayınlarken hep duyguları hissettim. 
.............................................................................
     


 .................................................................................................................................



DEVAMI VAR …

 haberleşme: cep-05325829911, ev-03224533015,
Mail:cezmi.yurtsever304@gmail.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder